NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُسَدَّدٌ
حَدَّثَنَا
أَبُو مُعَاوِيَةَ
عَنْ هِلَالِ
بْنِ عَامِرٍ
عَنْ أَبِيهِ
قَالَ
رَأَيْتُ
رَسُولَ
اللَّهِ صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بِمِنًى يَخْطُبُ
عَلَى
بَغْلَةٍ
وَعَلَيْهِ
بُرْدٌ أَحْمَرُ
وَعَلِيٌّ
رَضِيَ
اللَّهُ
عَنْهُ
أَمَامَهُ
يُعَبِّرُ
عَنْهُ
(Hilal b. Amir b.
Amr'ın) babasından (rivayet olunmuştur;) dedi
ki:
Resulullah (s.a.v)'i,
Mina'da bir katır üzerinde hutbe okurken gördüm. Üstünde kırmızı bir elbise
vardı. Ali de (onun) önünde (duruyor ve onun) sözlerini yüksek sesle
tekrarlayarak uzaklara iletiyordu.
İzah:
Her ne kadar bu Hadis-i
şeriflerin zahirinden Hz.Nebi'in kırmızı elbise giydiği anlaşılıyorsa da, Hafız
İbn. Kayyim el-Cevzîyye'nin dediği gibi; aslında burada kastedilen katıksız
kırmızı elbise değil üzerinde kırmızı çizgiler bulunan siyah elbiselerdir.
Yemen kumaşları böyle kırmızı çizgili olur. Araplar böyle elbiseye kırmızı
elbise derler. Kendine ilim adamı süsü veren bazı kimseler saf kırmızı
elbiseler giyerek bu hareketleriyle Hz. Nebi'in unutulmuş bir sünetini
diriltmeyi açıkladıklarını iddia ederler. Onların bu hareketi sırf vehim ve
hatadan başka bir şey değildir. Eğer bu kimseler "kırmızı elbise"
sözüyle kastedilen elbisenin, üzerinde kırmızı çizgiler bulunan "siyah
elbise" olduğunu bilselerdi böyle hareket etmezlerdi.[Azîmâbâdî. Avnu'l
mâbüd XI, 118, 123.]
Aslında bu hadis-i
şerifler, "ipekli olmadığı takdirde kırmızı elbise giymekte bir sakınca
yoktur" diyen Şafiilerin ve onlar gibi düşünen fıkıh alimlerinin aleyhine;
"aspurun dışındaki herhangi
bir kımızı elbise giymekte bir sakınca yoktur."
diyen Hanefi alimlerinin de lehine bir delildir. Ancak, Hadis-i şerifte Hz.
Nebi'in saçlarının kulak memelerine eriştiği efade edilmektedir. Hz. Nebi'in
saçlarının uzunluğu hakkında çeşitli rivayetler vardır. Onların omuzlara
döküldüğünü ifade eden hadisler olduğu gibi, kulaklarının yarısına kadar
ulaştığını ifade eden hadis-i şerifler de vardır.
Kadı Iyaz'ın
açıklamasına göre, bu rivayetlerin hepsi de Hz. Peygamber'in saçlarını ayrı
bir cepheden görünüşünü ifade etmektedir. Hz. Pey-gamber'i arkadan görenler
onun saçlarının omuzlanma kadar indiğini, kulaklarına bakanlar kulak
memelerine kadar indiğini ve omuzu ile kulak memesi arasına sarktığını
görmüşlerdir.
Bazılarına göre de Hz.
Nebi'in saçları duruma göre değişirdi. Hz. Nebi onları kestirdiği zaman
kulakların yarısında kalırlardı. Biraz uzayınca kulak memelerinden aşağıya
sarkardı. Bazen de omuzlarına kadar inerdi. Hz. Nebi'in saçlarına dikkat
edenler onları bu değişik şekilleriyle görmüşler ve her ravi sadece gördüğünü
rivayet etmiştir.